Yeni birine kendini anlatmak, işte en zoru bu olsa gerek.
Sevdiğin/sevmediğin her şeyi öğrenmesini beklerken onu daha yakından tanımaya çalışmak.
Çok zor azizim.
Yorucu yani en azından artık yorucu.
Gereksiz geliyor nedense.
İlerde bir gün bu yazdıklarımla çelişecek şeyler düşüneceğim biliyorum.
Yeniden sevince aptal oluyorum ben kendimi biliyorum.
Gene de şuan bu şekilde hissediyorum.
Bunu sever, şundan hoşlanmaz.
Bu saatte konuşursan sıkıntı değil, geçe kalırsan problem.
En sevdiği araba,
Ne klasik mi o ?
Nedir yani.
Bunları öğrendiğimde her şey daha mı güzel olacak.
Anlaşmalar bu şekilde mi oluyor yani.
Yakından tanıyorsun,
Gidiyor.
Tanımıyorsun,
Gidiyor.
Şimdi bakıyorum, neden kendimi değerlerimi ailemi, yaşantımı o yabancıya anlatayım. Oluruna bıraksak mesela, görse bilse o şekilde. Çaba göstermesek mesela. Ne olacak ne farkı var ?
Mutlu olmayı geçtim artık. Olmasa da olur, hayatın eğlencesini istediğimi ki bunun beni daha iyi yaptığını gördüğümden beri daha mutluyum.
***
Hayatımla ilgili yeni kararlar alıyorum.
Her defasında bir değişiklik yapmaya giden müpte bu sefer daha da büyük değişimlere kalkışıyor.
Tamam he zaman aklımda olsa da bunun için ilk defa harekete geçtim. Yaşayacağım şehri değiştiriyorum. Yaşantımı buna bağlı olarak değiştiriyorum. Aslında bunlar şöyle oluyor:
Pis pis sırıtıyorum sabahın köründe.
kör dediysem inan, ciddi ciddi kör.
Saat 05:11,
İşe gitmek için çok erken bir saat.
Yatak resmen sarılıyor gitme müpte diye bırakmıyor.
Alarm çalıyor,
Alarm bir daha çalıyor kalk müpte gidecek yolun çok.
Üstelik dolambaçlı bir yol, işin kötüsü yolu da bilmiyorsun.
Bilmeyenlere,
Yaklaşık beş gündür İstanbuldaydım sayın okuyan/dinleyen, çok gezdim. Kafamı rahatlatana kadar içtim.Saçma sapan hareketler yaparken yarını düşünmedim.Ve sonra dedim ki; ben burada yaşamalıyım.O hareketliliği pek çok insan sevmese de benim hoşuma gitti.Bu kadar durağan bir zamanda, pek iyi geldi.
Şimdi dersen ki bunun için ne yaptın :p
Dil, işimde büyük kısmı orası tamamlıyor.
Hayat 25 yaşından sonra değişecek, sanırım.
***
Mis'imin mimi.
Pek kıymetli Mis'im beni mim için etiketlemiş.
O isterse müpte yapmaz mı ? Yapar.
Kafamızdaki en komik, orjinal derneği kuracağız demiş. Sanırım üç-beş tane çıkar benden.
Pek sağlıklı düşünmediğimi anlamak zor olmasa gerek, hal böyleyken.. malum ;)
-Tatiller sonsuza kadar sürsün de böyle strese gelmeyelim diyenler derneği.
Kısa süreli tatil tatil değildir anlayışını benimseyen, genç yaşlı kadın/erkek ayırmayan tüm eşit haklarla birlikte olanların derneği.
-Sinirleri bozulan ve konu hakkında orjinal laf sokanları koruma derneği.
Hatun ya da er kişisi farkı yok, o kadar güzel laf sokanlar var ki bunlar koruma altına alınmalılar. Ciddiyim, onlardan öğreneceğimiz çok şey var.
-Gülüşü gerçekten güzel, içten olan / gamzesi çıkanları koruma derneği.
Hatun mu istersin, adam mı bilemem ama bence güzel gülenler ve gamzesi olanları şöyle bir kenara ayıralım da nesli tükenmesin. Sonra biz n'aparız acaba ?? Şahsen pek bakarım, pek severim.
Sevdiğin/sevmediğin her şeyi öğrenmesini beklerken onu daha yakından tanımaya çalışmak.
Çok zor azizim.
Yorucu yani en azından artık yorucu.
Gereksiz geliyor nedense.
İlerde bir gün bu yazdıklarımla çelişecek şeyler düşüneceğim biliyorum.
Yeniden sevince aptal oluyorum ben kendimi biliyorum.
Gene de şuan bu şekilde hissediyorum.
Bunu sever, şundan hoşlanmaz.
Bu saatte konuşursan sıkıntı değil, geçe kalırsan problem.
En sevdiği araba,
Ne klasik mi o ?
Nedir yani.
Bunları öğrendiğimde her şey daha mı güzel olacak.
Anlaşmalar bu şekilde mi oluyor yani.
Yakından tanıyorsun,
Gidiyor.
Tanımıyorsun,
Gidiyor.
Şimdi bakıyorum, neden kendimi değerlerimi ailemi, yaşantımı o yabancıya anlatayım. Oluruna bıraksak mesela, görse bilse o şekilde. Çaba göstermesek mesela. Ne olacak ne farkı var ?
Mutlu olmayı geçtim artık. Olmasa da olur, hayatın eğlencesini istediğimi ki bunun beni daha iyi yaptığını gördüğümden beri daha mutluyum.
***
Hayatımla ilgili yeni kararlar alıyorum.
Her defasında bir değişiklik yapmaya giden müpte bu sefer daha da büyük değişimlere kalkışıyor.
Tamam he zaman aklımda olsa da bunun için ilk defa harekete geçtim. Yaşayacağım şehri değiştiriyorum. Yaşantımı buna bağlı olarak değiştiriyorum. Aslında bunlar şöyle oluyor:
Pis pis sırıtıyorum sabahın köründe.
kör dediysem inan, ciddi ciddi kör.
Saat 05:11,
İşe gitmek için çok erken bir saat.
Yatak resmen sarılıyor gitme müpte diye bırakmıyor.
Alarm çalıyor,
Alarm bir daha çalıyor kalk müpte gidecek yolun çok.
Üstelik dolambaçlı bir yol, işin kötüsü yolu da bilmiyorsun.
Bilmeyenlere,
Yaklaşık beş gündür İstanbuldaydım sayın okuyan/dinleyen, çok gezdim. Kafamı rahatlatana kadar içtim.Saçma sapan hareketler yaparken yarını düşünmedim.Ve sonra dedim ki; ben burada yaşamalıyım.O hareketliliği pek çok insan sevmese de benim hoşuma gitti.Bu kadar durağan bir zamanda, pek iyi geldi.
Şimdi dersen ki bunun için ne yaptın :p
Dil, işimde büyük kısmı orası tamamlıyor.
Hayat 25 yaşından sonra değişecek, sanırım.
***
Mis'imin mimi.
Pek kıymetli Mis'im beni mim için etiketlemiş.
O isterse müpte yapmaz mı ? Yapar.
Kafamızdaki en komik, orjinal derneği kuracağız demiş. Sanırım üç-beş tane çıkar benden.
Pek sağlıklı düşünmediğimi anlamak zor olmasa gerek, hal böyleyken.. malum ;)
-Tatiller sonsuza kadar sürsün de böyle strese gelmeyelim diyenler derneği.
Kısa süreli tatil tatil değildir anlayışını benimseyen, genç yaşlı kadın/erkek ayırmayan tüm eşit haklarla birlikte olanların derneği.
Hatun ya da er kişisi farkı yok, o kadar güzel laf sokanlar var ki bunlar koruma altına alınmalılar. Ciddiyim, onlardan öğreneceğimiz çok şey var.
Maşallah diyelim ;) |
-Gülüşü gerçekten güzel, içten olan / gamzesi çıkanları koruma derneği.
Hatun mu istersin, adam mı bilemem ama bence güzel gülenler ve gamzesi olanları şöyle bir kenara ayıralım da nesli tükenmesin. Sonra biz n'aparız acaba ?? Şahsen pek bakarım, pek severim.
-Sırf evladı sıkılmasın diye kendi sevdiği programdan vazgeçen annelerin kıymetini bilme derneği.
İşte bu en gereklisi. sırf mutlu olmaları için bile dernek açılabilir. Üye sayısının fazlaca olacağını düşünmekteyim.